Direk olarak tuttuğum değilde eskiden beri sempati duyduğum takımlar var. Minnesota, Houston ve San Antonio.
Houston'a sempatim Steve Francis ve Yao Ming'den kaynaklı. Aslında uzun süre birlikte oynayamadılar takasla T-Mac Houston'a; Francis ise Orlando yolunu tuttu. Ondan sonrada Steve zaten bir türlü dikiş tutturamadı. Yine o dönem giydikleri çubuklu tarzındaki formalarını çok beğenirdim. Daha sonra Yao yani Çin pazarı etkisiyle formalar ona göre dizayn edildi. Ayrıca Nba Live'da o zamanlarki Houston kadrosuyla arkadaş ve kuzenlerle yaptığımız maçlarda doğru düzgün yenilgi yüzü görmediğimden dolayı ayrı bir sempatim oluşmuştu.
Spurs ise D.Robinson'dan başlayıp Duncan, Ginobili ve bilhassa Popovich'den ötürü sevgim ve saygım büyük. Sadece oyuna odaklı, gösterişten uzak, saha dışı olaylarla gündeme gelmeyen ve her daim takım oyunu oynama çabalarıyla hep takdir etmişimdir. Zaman zaman savunmacı kimliklerinden dolayı çok sıkıcı lanse edilselerde ben hep izlerken keyif almışımdır. Neyse ki Manu emekli olmadı ve bir sezon daha izleme şansımız olacak

Minnesota'ya sempatim ise genelin aksine Garnett'den dolayı değil Polonya asıllı Wally World lakaplı Wally Sczerbiak'dan (umarım doğru yazmışımdır

) ötürüdür. Yetenekli olmasına rağmen maalesef istikrarlı olamadı. Bana oyun tarzıyla keyif veren oyunculardandı. Bu sezon 76ers ile birlikte en heyecan verici takımlardan biri olacaklardır. Kadrosuna kattıkları T.Gibson-Crawford-Teague-Jimmy Butler gibi kilit isimler ve Wiggins&Towns önderliğinde beklenen playoff gelecektir diye düşünüyorum

''Her zaman için en sevilenler en sevilmeyenlerdir.''